Aç Olan Mideniz mi, Duygularınız mı?
Duygularla başa çıkmak için yemeği mi kullanıyorsunuz? Depresyondayken, sinirliyken, üzgünken deli gibi çikolata yemek isteyenlerden misiniz? Eğer yaşadığınız duyguların sonunda yeme ihtiyacınız sürekli artıyorsa aç olan mideniz değil, duygularınızdır.
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki çoğu insanın normalin üzerinde yemek yeme sebebi,%75 duygusal durumlara bağlı. Yemek yemek bazı bireyler için kolaydır, yemeği duygusal bir antibiyotik olarak görürler. Oysa yemeğin yarattığı iyi duygular genellikle kısa sürelidir ve sonunda alınan kilolar, insanda daha çok üzüntü, mutsuzluk, stres, kaygı, pişmanlık gibi olumsuz duyguların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Aslında aç olan mideniz değildir, yemek yemeniz de bu durumu gidermez. Duygusal olarak kendinizi yenilemelisiniz.
Duyguya bağlı yemek yeme alışkanlığından kurtulmanın en önemli anahtarı “farkındalık”tır. Bu farkındalığı kazanmak için kişinin kendini tanıması,hangi duyguların yemek yeme ihtiyacına sebep olduğunu anlaması gerekir.
Yaşadığınız duygu durumlarına bağlı yeme alışkanlıklarını bırakmak için yapılması gerekenler:
1)Bir yemek günlüğü tutun:Ne zaman ve ne yediğinizle beraber, yemeği canınızın çektiği sıradaki duygularınızı da yazın.
2) Duygularınızı içinize gömmeyin: Duygularınızı gizlediğiniz her vakit onları yemekle bastırma hissi doğacaktır. Ne hissediyorsanız onu dışarı vurun, iyi gelecektir.
3) Kendinize zaman ayırın: Meditasyon veya sizin için rahatlatıcı etkisi olan bir başka faaliyeti gün içinde yapmaya çalışın.
4) Spor yapın: Spor yapınca ne kadar iyi hissedeceğinizi ve çikolataya ihtiyaç duymadığınızı görünce siz de şaşıracaksınız.
5) Evde hazırda sizi kışkırtan yiyecekler bulundurmayın: Yemesem de bulunsun diyerek onları satın almak, onları yemek için yaptığınız ilk adımdır.
Ve kendinizi sevin. Unutmayın ki evrende sizden yalnızca bir tane var.
Hazırlayan: Merve Eşgi