Renk Körlüğü Olanlar Renkleri Nasıl Görüyor?
Renk körlüğü çok sık duyduğumuz ama tam olarak ne olduğunu anlayamadığımız bir rahatsızlık. Baş ağrısı, diş ağrısı, miyop, astigmat daha sık rastlanılan rahatsızlıklar ama renk körlüğü hem nadir görülüyor hem de genetik bir kısmı var. Bu konuda bilgilenmek için insanlar ya bolca şey okuyor ya da renk körlüğü simülasyonuna giriyorlar. Yukarıdaki görselde farklı tür renk körlüğüne sahip insanların gökkuşağındaki renkleri nasıl algıladığını görüyorsunuz. Şimdi bu rahatsızlığı ve türlerini biraz daha yakından inceleyelim.
Renk körlüğünün erkeklerde görülme oranı %8, kadınlarda ise %0.5’tir. Yani her 12 erkekten 1’inde görülürken, kadınlarda bu oran 1/200’dür. Erkeklerde görülme sıklığı kadınlara göre 16 kat daha fazladır çünkü X kromozomunda taşınır. Dünya’da 180 milyon kişi renk körlüğü yaşıyor. Bu rahatsızlık gözümüzdeki renk algılamaktan sorumlu koni hücrelerinin renkleri algılamamasından dolayı ortaya çıkar. Renk körlüğünün en yaygın formu kırmızı-yeşil renk körlüğüdür. Aslında bu tip adlandırmalar yanlıştır ama halk arasında sıkça kullanılır. Bütün renk körlüğü türleri tüm renk spektrumunu etkiler ve birkaç renge indirgenemez. En sık karşılaşılanlar rahatsızlıklardan biri olan protanopide hasta kırmızı rengi algılayamaz. Görselde bunun örneğini görüyorsunuz.
Kısmi ve tam renk körlüğü gibi dereceler var
Döteranomali yeşili algılamadaki zayıflık anlamına gelir. Bu hastaların görüşlerinde yeşil renk çok az algılanır ancak az da olsa kendine bir yer bulur. Eğer hasta döteranopiden muzdarip olsaydı yeşili hiç göremeyecekti. Renk körlüğünün de kendi içine dereceleri var. Hastalar renkleri zayıf algılayabilir ya da hiç algılayamayabilir. Döteranopi ve protanopide hastalar kırmızı ve yeşil rengi ayırt etmekte çok zorluk yaşarlar. Kırmızı-yeşil renk körlüğü adı buradan gelir.
Döteranopi ve protanpinin yanı sıra erkeklerde yaygın bir şekilde görülen başka renk körlüğü türleri de vardır. Bunlari tritanomali (mavi zayıflığı), tritanopi (mavi körlüğü) veya akromatopsidir. Tritanopide mavi rengi algılamaktan sorumlu koni hücreleri görevini tam yapamadığından kişi mavi rengi algılayamaz. Buradaki kilit noktalardan biri hastanın sadece maviyi değil, maviyi içeren ara renkleri algılamakta da sorun yaşayacağını bilmektir. Akromatopsi olarak bilinen rahatsızlık ise seyrek olarak görülür. Bu durumda olan kişiler rengin tonlarını hiçbir şekilde fark edemez. Yani tam renk körlüğü yaşarlar. Aynı zamanda hastalar ışığa karşı aşırı duyarlıdır. Her zaman ‘gece modundadırlar’ ve karanlıkta her şeyi kaba taslak algılarlar.
Hazırlayan: Çağlayan Taybaş
Kaynak: http://www.nhs.uk/conditions/colour-vision-deficiency/Pages/Introduction.aspx